Samsun’da Eti Bakır ve Kurupelit Yat Limanı Projeleriyle ilgili sarsıcı iddia
Çevre Mühendisleri Odası Samsun Şube Başkanı Kübra Küçük, ekolojik ve sürdürülebilir yaklaşımdan uzak faaliyetlerin gerçekleştirilmesinin yaşam alanlarını tahrip ettiğini dile getirerek, “Birçok yanlış uygulama ne yazık ki gündemimizden hiç düşmemektedir. Hava, su, toprak gibi temel yaşam kaynaklarımızın hızla kirlenmesi önü alınamaz bir durum halini almıştır” dedi.
YÖNETMELİKLERE AYKIRI
Küçük, ‘Ekolojik Yıkımla Mücadele Haftası’ kapsamında yaptığı açıklamada, Samsun’da yapılması planlanan bazı projelerin doğaya ciddi zararlar vereceğini öne sürerek endişelerini dile getirdi
Eti Bakır’ın denizi doldurarak yapacağı kimyasal atık depoları ile Kurupelit Yat Limanı projelerinin gündemlerinde olduğunu kaydeden Küçük şunları söyledi: “Bu yıl kentimiz için iki önemli konu vardır ki bunlardan biri Kurupelit Marina alanına yapılması planlanan dolgu ve yeni marina inşaatı çalışmasıdır. Mevcut alanda yapılan hatalar tekrarlanarak, yeni bir ölü ekolojik alan yaratılacaktır. Bu proje, mevcut alanı iyileştirmek ve hataları düzeltmek yerine, bilimin gerçeklerini ve halkın yararını bir kenara bırakarak, yeni bir turizm alanı yaratıp rant sağlama projesine dönüşmektedir. İkinci konu Eti Bakır tesislerinin deniz dolgusu yapılarak, üzerine kimyasal depolama tesisi yapılması projesidir. Tamamen yönetmeliklere aykırı ve yaratacağı etki ile çok büyük ekolojik yıkımlara sebep olabilecek bu projenin de yapılmaması için sonuna kadar mücadelemiz devam edecektir.”
KURAKLIK RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA
Samsun’un kuraklık riski ile de karşı karşıya olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Samsun İli İklim Değişikliği Eylem Planı’nda en yüksek iklim riskleri; sel ve taşkınlardan sonra, kuraklık olarak yer almaktadır. Bu sonuç bizlere kentimizde aşırı yağışların etkisi ile oluşan taşma sularının, kuraklık riskinin önlenmesi için kullanılmasını sağlayacak planlama ve doğa temelli çözümlerin yapılması gerektiğini göstermektedir. Beklenen yağışların gelmemesi durumunda kentimiz yaz aylarında maalesef kuraklık riski ile karşı karşıya kalacaktır. Bu nedenle suyun az tüketilmesi ve yeniden kullanımı ve bütünsel olarak yönetimi artık bir zorunluluktur.
Gelecek nesiller ve dünyamız için, bu acı tablo karşısında bizlere düşen görev, ekolojik yıkımın etkilerini ve sorunları dile getirerek çözüme katkı vermek, insanlarda ve kamu yönetimlerinde farkındalık yaratmaktır. Doğru çevre politikaları ve çevresel etkiler konusunda hassas bir anlayışın yerleşmiş olduğu bir ülkede yaşayabileceğimiz ümidini kaybetmiyoruz.”
FİKİR İŞÇİSİ: ELÇİN ABDİK
SAMSUN HABER İLE İLGİLİ İÇERİKLERE GÖZ ATIN.
